Sosyal Medya

Makale

IŞİD’i tahlil etmek

tarihinde yayınlandı.

Tekfirci çizgi.” Önce oradan baÅŸlamak lazım. Ä°deolojik anlamda Ä°slam toplumları bünyesinde böyle bir yapı, üstelik taa ilk Ä°slam asırlarından itibaren var. Harici mantık dediÄŸimiz bu hadise, Hazreti Ali gibi bir Ä°slam büyüÄŸünün canına kastedecek sapkınlığı sergilemiÅŸ. Bu çizgi orada bitmemiÅŸ, bugünlere kadar gelmiÅŸ. Yakın zamanlarda, “yeniden lailahe illallah demeyen herkes kafirdir” cümlesini kurup, iÅŸi ana-babasını yeniden dine davet etmeye kadar götüren birisiyle tartıştığımı hatırlıyorum. Bu çizgi, en önce Müslüman toplumlarla savaÅŸa soyunuyor. IŞİD’de böyle bir yapı var. Bu yapı, öncelikle Müslüman ilim adamlarının sıcak gündemini oluÅŸturmalı. Bu zihniyet tortusunun Ä°slam toplumlarının bilinç dünyasından kazınması bir zaruret. 

IŞİD’le ilgili ikinci deÄŸerlendirme, bu tür yapıların, Ä°slam’ın imajını küresel çerçevede kirletmek için Ä°slam düÅŸmanı odaklarca kurulmuÅŸ ya da yönlendirilmiÅŸ olabileceÄŸi üzerine oturuyor.

Dünyada Ä°slam’ın etki alanının geniÅŸlemesinden rahatsız olan odakların bulunduÄŸu bir gerçek. Bu tür yapıların da, küresel anlamda Ä°slam’la ilgili tereddütler ve tepkiler oluÅŸturduÄŸu, dolayısıyla Ä°slam’a yöneliÅŸi engellediÄŸi doÄŸrudur. Bu durumda düÅŸmanını da kendisi üreten ve sonra onu yok eden, bunun için de makul gerekçeler üreten, usta oyuncu veya oyunculardan söz etmek gerekiyor. El Kaideler’in IŞİD’lerin böyle bir oyunun ürünü olması ihtimali, salt bir komplo teorisi midir, yoksa bir gerçekliÄŸin ifadesi midir, soru olarak önümüzde duruyor. Böyle bir yorum, bir kötülük odağı olarak Batı dünyasına gözlerimizi çevirteceÄŸi gibi, Ä°slam dünyası olarak kendimizi de “neden hep böyle oyunlar bizim üzerimizde oynanıyor” sorusu üzerinde düÅŸünmeye sevk edebilir. 

Ä°ÅžID’ı tahlil ederken üçüncü paragraf, Ä°slam dünyasında bu tür oluÅŸumlara zemin hazırlayan “öfke atmosferi” üzerine açılmalıdır. Ä°slam dünyasının Batı ve Sovyet-Rusya iliÅŸkilerinde, 100 yılı kapsayan bir sürede açık-örtülü sömürge statüsünden kaynaklanan bir öfke zemininin bulunduÄŸu gerçektir. Batı dünyası, muhtemel ki, bizim Milli Mücadelemizi de terör vs. ekseninde algılamayı tercih ederdi. Ömer Muhtar Ä°talyanlara göre, Cezayir kurtuluÅŸ savaÅŸçıları Fransızlara göre teröristti. Hamas’ın bugün Ä°srail aÄŸzıyla terörist ilan edilmesi, Ä°hvan’ın, IŞİD’in doÄŸuÅŸ zemini olarak gösterilmesi aynı mantığın ürünüdür. 

Ä°slam dünyasında Batı sömürgeciliÄŸine karşı bilincin Ä°slami bilinçle paralel geliÅŸtiÄŸi doÄŸrudur. Bu bilincin içinde öfke unsurunun bulunduÄŸu da doÄŸrudur. Sömürge statüsünden çıkışın, sömürgecinin sömürge alanını terk etmemekte direnmesi noktasında, çatışmalara yol açması da kaçınılmaz olabilir. Böyle bir durumda sömürgeci ne diye tanımlanacaktır, sömürgeciye karşı ülkesinin bağımsızlığını savunan ne diye?

Zaman zaman Avrupa’da ve Amerika’da, varoÅŸların ya da ezilen toplum kesimlerinin isyanına tanık olunuyor. Orada da iÅŸin özünde ezilmiÅŸlikten doÄŸan bir öfkenin tetikleyici rol oynadığı bellidir. Bu tür hareketler, Batılı ülkelerde nasıl bir mukabele görüyor?

Ä°slam coÄŸrafyasında geliÅŸen Ä°slam’la baÄŸlantılı protest-devrimci-radikal-siyasal hareketler, en baÅŸta fiili çatışma mantığıyla mı yola çıktılar, yoksa sömürgeciler (ve onların içerideki iÅŸbirlikçileri) onları bu alana sürükledi ve böylece kendilerine böyle yapıları yok etme gerekçesi mi hazırladılar? Bu soru da boÅŸ bir soru deÄŸil. Ama zaman içinde çatışma ortamının gerçekleÅŸtiÄŸi bir vakıadır.

Cezayir’de sömürge karşıtı Ä°slami siyasi çizgi, tamamen yasal siyasi zeminde büyüdü. Ama buna karşı darbe yapıldı, gerekçe olarak da Ä°slami bir siyasi çizginin demokrasiye deÄŸil totaliterliÄŸe doÄŸru yürüyeceÄŸi gibi bir mevhum (vehme dayalı) gerekçe öne sürüldü. Türkiye’de de “demokrasi sonunda demokrasi karşıtı bir düzene yol açacak bir siyasi harekete müsamaha gösterir mi” sorularının sorulduÄŸunu ve mesela Refah çizgisindeki partilerin bu gerekçe ile patır patır kapatıldığını biliyoruz. Neredeyse Türkiye’deki hakim yapı bile, Batı ile rezonans halinde Ä°slami siyasi çizgi ile fiili çatışmaları göze almıştı. 

Uzatmayayım, Esad terörünü görmeyen, Ä°srail zulmüne meÅŸruiyyet gerekçesi sunan, mesela Hamas’ın seçim zaferini içine sindiremeyen bir Batı dünyası söz konusu. Bunun doÄŸurduÄŸu öfkeler içinden, Ä°slam’ın sınırlarını dikkate almayan “vahÅŸi yapılar” doÄŸuyor. 

EÄŸer IŞİD bu ise, bu durumda da Ä°slam dünyasını sadece sömürge alanı olarak gören Batı-Rusya-Çin’e yönelmeli en azından eleÅŸtiri oklarımızın hedefi. Ve onlar kendi cürümlerine bakmalı.

KAYNAK:http://haber.stargazete.com/yazar/isidi-tahlil-etmek/yazi-938913

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.